Telefonun kısa tarihi, Nokia ve Iphone…

Telefonun kısa tarihinde 3. döneme girdik artık. Bu üçüncü nesil 3G ile karıştırılmamalı. ilk dönem telgraf sonrası dönemden mobil telefonlara kadar olan süreyi kapsamaktadır. Burada otomatik santral dönemine geçişi bir devrim olarak görmek istemez isek birinci dönemin çok uzun sürdüğünü söyleyebiliriz. 2. dönem ise mobil dönemdir. Mobil telefonlar ülkemize “Dancall” markası ile girmişse de bu dönemin yıldızı “Nokia”dır. Kendi ismini verdiği NMT sisteminin ömrü kısa sürse de Motorola’nın öncülüğünü yaptığı GSM sistemine de kısa sürede intibak ederek önce dönemin en hızlı büyüyen markası, ardından da en büyüğü oldu.

Nokia, 2. dönemin sonuna doğru PDA adı verilen yarı bilgisayar yarı telefon cihazların verdiği değişim mesajını algılayamadı maalesef. Bu mesajı en iyi alan firma Apple oldu ve önceki dönemlerdeki “Newton” başarısızlığına aldırmadan “Iphone” devrimi ile yeni dönemi başlattı. Nokia’nın göremediği şuydu: Telefonda cihaz kadar işletim sistemi de önemliydi.. Hatta son yıllarda cihazın önüne geçmişti. Evet Nokia Symbian’ın öncüsü idi ancak bu Windows mobile gibi bir “smartphone” yazılımıydı ve çoğunluk tüketici için karmaşık gelmekteydi. Bu yüzden yeni bir çığır açamadı, sadece ihtiyaca cevap vermekle yetindi.

Mobil dönemin en önemli özelliği kırmızı ve yeşil açıp kapama tuşları bence.. Artık ahize, mikfofon, kulaklık, makina gibi birbirine kablo ile bağlı cihazlar kümesi yerine tek bir cihaz vardı. Bu yüzden telefonu açmak kapamak için fiziksel hareketlerden çok butonlara ihtiyaç vardı. Bugün dokunmatik ekranlı telefonlarda bile hala bu butonları görebilmekteyiz.

Sıra geldi bana bu yazıyı yazdıran habere:

Nokia’dan Iphone’a ölüm vuruşu…
Apple ve Nokia’nın arası bundan kötü olamazdı. Bir Nokia sözcüsü, şirketin ITC’den bu davayı kabul edip etmemesi konusunda 30 gün içerisinde bir karar beklediklerini açıkladı. Bu dava devam eder ve Apple ürünleriyle ilgili bir karar alınırsa bile bu 2011 başlarına kadar etkisini göstermeyecek. Apple henüz dava ile ilgili bir açıklamada bulunmadı. Apple’ın iPhone modeli, klasik cep telefonu kavramının değişiminde büyük rol oynadı. Nokia hala cep telefonu konusunda Apple’dan daha büyük olmasına karşın, iPhone akıllı cep telefonları piyasasında Nokia’nın ağır bir yara almasına sebep oldu. (Kaynak)

Nokia konumunu korumak için savaşa başlamış görünüyor. Ancak geç kaldığını da eklemek lazım. Bana kalırsa Nokia’nın sahipleneceği tek şey kırmızı-yeşil açma kapama tuşları ki bunlar da iphone’da mevcut değil. Iphone kullanan veya inceleyenler bilir ki iphone’un herhangi bir Nokia ürünü ile en küçük bir benzerliği yok. Apple’ın Android işletim sistemi için Google’a dava açması şaşırtıcı olmazdı mesela… Google, Apple’ın açtığı yoldan ilerleyerek doğru bir yere geldi. Android telefonlar da iphone’lar gibi, uygulama geliştirmeye müsait, kolay kullanılan bir arayüz içeriyor. Kullanmasam da izlediğim demolar’dan gördüğüm kadarıyla Google, iphone konseptini iyi kavramış. Bu haliyle iphone’un en büyük rakibi olacak gibi görünüyor. Ancak bu cephede Nokia’ya yer yok şimdilik. (Yukarıdaki resimde iphone’un yanında görülen Nokia marka cihaz, “Nokia’nın iphone’u” olarak anılıyor. Gerisini siz hesabedip artık)

Telefon cihazına niye ihtiyaç duyarız? Telefon etmek ve gelen telefonları cevaplamak için olabilir… SMS de gerekebilir. El feneri ihtiyacı başka bir ihtiyaçtır. Fotoğraf makinası da öyle. Bu noktada Nokia ve benzerlerinin ürünleri mükemmelen işinizi görür.. Ben en ucuzu olan 50 liralık -Modelini de bilmediğim, ekstradan bir el feneri de olan- bir Nokia’yı tercih etmiştim mesela.. Halbuki ihtiyaç, telefon’un yanı sıra trafik durumunu öğrenmeye, otobüslerin, uçakların kalkış bilgilerini almaya, mail, twitter, friendfeed, facebook, RSS takip etmeye dönüştüğünde bize gerekli olan bir telefon değil, Iphone olacaktır. Bugün iphone, yarın Motorola Droid veya başka bir cihaz ama kabul etmemiz gereken elimizdeki cihazdan beklediklerimizin değiştiğidir.

Bu yönelimi fark ederek iphone ile adım atan Apple bundan 25 sene önce aynı adımı PC (Kişisel Bilgisayar) dünyası için atmış ve “Macintosh’larla tanıştırmıştı bizleri. Machintosh’lar tüm dünyayı sarmadı belki ama tüm dünya’yı saran Windows’a önderlik etti.. Umarım 25 sene sonra birisi “Iphone’lar dünyayı sarmadı belki ama, dünyayı saran -mesela- Android’e önderlik etti” demez..